Apeironur

01/05/2024

“İlk 1 Mayıs'ta sekiz saatlik işgününün uygulanması talep edildi. Ama bu hedefe ulaşıldıktan sonra da, 1 Mayıs'ın kutlanmasına son verilmedi. İşçilerin burjuvazi ve egemen sınıf karşısındaki mücadelesi devam ettiği sürece, ve tüm talepleri karşılanmadığı sürece, 1 Mayıs, işçi sınıfının bu taleplerinin her yıl dile getirildiği gün olacaktır. Ve daha iyi günler doğduğunda, dünya işçi sınıfı kurtulduğunda, büyük bir olasılıkla insanlık o zaman da 1 Mayıs'ı, geçmişte verilen zorlu mücadelelerin ve çekilen acıların anısına yine kutlayacaktır.” — Rosa Luxemburg: 1 Mayıs'ın Kökenleri Nedir? (Şubat 1894).

* Haymarket Olayı: 1 Mayıs 1886’da başlayan grev ve gösteriler, sonraki günlerde de sürdü. İşçilerin çoğu 3 Mayıs'ta sokaklara çıktılar. McCormick'e ait fabrikadan çıkarılan ve grevde olan işçiler de miting yaptılar. Miting sona ermek üzereyken McCormick fabrika düdüğünü çalarak, içerideki grev kırıcıları dışarı çıkarttı. Grev kırıcıları protesto etmek için bir grup işçi fabrikaya yöneldi. İşçilere ateş eden polis, 4 işçinin ölmesine, onlarcasının yaralanmasına neden oldu. Bu saldırıyı protesto etmek için 4 Mayıs'ta Haymarket Alanı'nda miting düzenlendi. Miting tam dağılırken, kürsünün önüne, nereden geldiği belli olmayan bir bomba atıldı. Hemen polisin önünde patlayan bomba nedeniyle 7 polis öldü, 69'u ise yaralandı. Yüzlerce işçi asılsız ithamlarla tutuklandı. Tutuklanan işçilerden sekizi yargılanmak üzere seçildi. İşçilerden 4’ü 1 yıl sonra idam edildi.

Kaynaklar:
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (uidder.org)
- İşçi Dayanışması Koordinasyonu
- marxists.org
- tr.wikipedia.org

09/09/2023

Bu kareler acı ve ölümün tabaklarımıza ve bardaklarımıza doldurulmadan bir önceki aşamasına ait. Cevabı belli soruysa: “Neden?”… Buna neden devam ediyor, neden devamlılığına katkı sağlıyoruz? Hangi bahaneyi öne sürersek sürelim hiçbir gerekçe başkalarına bu yaptıklarımızı meşru kılmayacak.

Neden?
Havva Zorlu’nun objektifinden.
Türkiye’den.

Repost from
•
İki gün önce Lukas ve Pavel ile Avrupa’dan Türkiye’ye getirilen hayvanların fotoğraflarını çekmek için Edirne Kapıkule sınırındaydık. Gün içinde Danimarka, Almanya ve Romanya’dan Türkiye’ye hayvan taşıyan 13 tır giriş yaptı. Türkiye’deki süt çiftliklerine getirilen bu inekler günler süren bu yolculukta daracık alanlarda açlık, susuzluk, sıcaklık ve daha pek çok zor koşul ile bir yaşam savaşı veriyorlar.

Fotoğraflarda gördüğünüz bu inekler önce birkaç yıl boyunca hamile bırakılıp yavrusu için salgıladığı sütü alınacak, ardından süt verimi azaldığında ya da belki bir sakatlık yaşadığında mezbahaya gönderilecek.

Neden?

EN: Two days ago, we were at the Edirne Kapıkule border with Lukas and Pavel to take pictures of the animals brought to Turkey from Europe. During the day, 13 trucks carrying animals entered Turkey from Denmark, Germany, and Romania. These cows, brought to dairy farms in Turkey, are in a life struggle in cramped conditions during this journey that lasts for days, dealing with hunger, thirst, heat, and many other difficult conditions.

The cows you see in the photos will first be impregnated for a few years, and the milk they produce for their offspring will be collected. Then, they will be sent to the slaughterhouse when their milk production decreases or perhaps if they suffer from a disability.

Why?

17/08/2023

Belki en son yanacak ama her şekilde yanacak %0,1'in çaktığı kibrit alev alev... Dünyayı paylaştığımız insanlar dışındaki hayvanlar çoktan yanmaya başladı bile…

Yaşanmış bütün felaketlerin ötesinde, insan türünün eliyle göz göre göre 6. büyük yok oluşa doğru hızla ilerliyoruz. İklim değişikliğinin neden olduğu ve olacağı sonuçların gerçek olmadığını kim söyleyebilir! Düz dünyacıları ya da hakikatle derdi olmayanları çoktan tenzih ettik.

Dünyanın üzerine örülmüş cehalet ağı, düz dünyacılar, komplo teorileriyle oyalanıp gerçekleri ıskalayanlar, tüm bu olup bitenin sadece bir felaket çığırtkanlığı olduğunu düşünmeye devam edecek. Gerçeklerin onun oyunu bunun projesi olduğunu iddia etmeyi, yanmazdan bir önceki aşamanın elinde kalmış konforuyla cehalet kusmayı sürdürecekler.

Belki de "yok olalım gitsin" deyip hala erişebildiğimiz hafif tuzlu çekirdekle olup biteni izleyebilirdik. Ama bu yok oluşta hiçbir payı olmayanların yaşayacağı acıları görmezden gelebilecek kadar küçülmüş değiliz ha?

Hakikatle derdi olanlar için bilimsel kaynaklar: https://www.birbucukderece.com/bilimsel-kaynaklar

Credit:

03/06/2023

'müz kutlu olsun. Rüzgarımız arkadan essin. Tekerimize taş değmesin.

Çocukluğumu saymazsak bisikletle 2015'te tanıştım. O gün bugündür iş dahil hemen her yere beni götürüp getiriyorlar. Zamanında "nasıl olacak", "mümkün değil" deyip bugün olmazsa olmazınıza dönüşmesi çok muhtemel bir meret. Bisikletli yaşam ile bir taşla kaç ceviz vurabildiğinizi saymakla bitiremem. Umarım herkesin hayatıyla kesişir 💚🚴

Kaynaklar:
— yesilgazete.org: Bisiklet’in kaçınılmaz politik doğası
— bisikletligazete.com: Bisiklet sosyalist bir ulaşım aracıdır
— bugday.org: Bisiklet kullanmaya başlamak için 10 neden
— bisikletizm.com: Bisiklet ihtiyaçlara cevap veren bir araç

03/06/2023

Repost from
•
Bugün 1 Haziran Dünya Süt Günü, bu vesileyle süt üretim sürecinin sadece küçük bir bölümünü gösteren bu fotoğrafları paylaşmak istedim. Bu fotoğrafları geçtiğimiz yıl İzmir, Türkiye’de iki farklı orta ölçekli süt çiftliğinde çektim.

Sanılanın aksine inekler, sürekli süt vermez ve bu süt yavrusuna fazla gelmez. Bir ineğin süt verebilmesi için öncelikle suni tohumlama yöntemi ile hamile bırakılması gerekir. Doğum gerçekleştikten sonra ise anne ile buzağı ayırılır. Buzağılar süt tozu ve su ile hazırlanan yapay sütlerle beslenir, ineklerin sütü insanların tüketmesi için çalınır. Bu süreç sadece süt çiftliklerinde değil, süt üretiminin olduğu her yerde geçerlidir. Köylerde ya da organik adı altında üretim yapan tesislerde de suni tohumlama gerçekleştirilir ve benzer araçlarla sağım yapılır. İnekler süt çiftliklerinde sakatlık ya da hastalık nedeniyle öldürülmediği sürece ortalama 5 yılın sonunda verimliliği azaldığı için mezbahaya gönderilerek yaşamına son verilir.

02/06/2023

24/05/2023

Repost from
•
28 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimin ikinci turuna ilişkin açıklamalarımızı ve hayvan hakları savunucularına sandığa gitmeleri yönündeki çağrımızı paylaşıyoruz.

01/05/2023

Köleliğin her biçiminin; hayvan, emek ve doğa sömürüsünün reddedildiği ’lara.

01/05/2023

“İlk 1 Mayıs'ta sekiz saatlik işgününün uygulanması talep edildi. Ama bu hedefe ulaşıldıktan sonra da, 1 Mayıs'ın kutlanmasına son verilmedi. İşçilerin burjuvazi ve egemen sınıf karşısındaki mücadelesi devam ettiği sürece, ve tüm talepleri karşılanmadığı sürece, 1 Mayıs, işçi sınıfının bu taleplerinin her yıl dile getirildiği gün olacaktır. Ve daha iyi günler doğduğunda, dünya işçi sınıfı kurtulduğunda, büyük bir olasılıkla insanlık o zaman da 1 Mayıs'ı, geçmişte verilen zorlu mücadelelerin ve çekilen acıların anısına yine kutlayacaktır.” — Rosa Luxemburg: 1 Mayıs'ın Kökenleri Nedir? (Şubat 1894).

* Haymarket Olayı: 1 Mayıs 1886’da başlayan grev ve gösteriler, sonraki günlerde de sürdü. İşçilerin çoğu 3 Mayıs'ta sokaklara çıktılar. McCormick'e ait fabrikadan çıkarılan ve grevde olan işçiler de miting yaptılar. Miting sona ermek üzereyken McCormick fabrika düdüğünü çalarak, içerideki grev kırıcıları dışarı çıkarttı. Grev kırıcıları protesto etmek için bir grup işçi fabrikaya yöneldi. İşçilere ateş eden polis, 4 işçinin ölmesine, onlarcasının yaralanmasına neden oldu. Bu saldırıyı protesto etmek için 4 Mayıs'ta Haymarket Alanı'nda miting düzenlendi. Miting tam dağılırken, kürsünün önüne, nereden geldiği belli olmayan bir bomba atıldı. Hemen polisin önünde patlayan bomba nedeniyle 7 polis öldü, 69'u ise yaralandı. Yüzlerce işçi asılsız ithamlarla tutuklandı. Tutuklanan işçilerden sekizi yargılanmak üzere seçildi. İşçilerden 4’ü 1 yıl sonra idam edildi.

Kaynaklar:
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (uidder.org)
- İşçi Dayanışması Koordinasyonu
- marxists.org
- tr.wikipedia.org

22/04/2023

Kutlasak mı ansak mı bilmiyoruz ama bugün 22 Nisan 😬 Neymiş ne değilmiş 10 karelik seride.

* IPCC: Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli. İnsan faaliyetlerinin neden olduğu iklim değişikliğinin risklerini değerlendirmeyi ve çözüm üretmeyi amaçlıyor. Hayvan kullanımını sonlandırmaya yönelik davranış değişikliklerinin acil gerekliliği de altını çizdiği değerlendirmeler arasında.

Kaynaklar:
- (5 Maddede 22 Nisan Dünya Günü)
- (Veganlığın Çevreye 8 Faydası)
- (Kırmızı Alarm: IPCC Raporu ne söylüyor?)
- TC Dışişleri Bakanlığı (Paris İklim Anlaşması)

22/04/2023

😻

01/03/2023

Sessizlik oldu. Aradığı sessizlik en kritik günlerde kendisini var edemediği deprem bölgesindeydi. İhmallerinin neden olduğu ölümler, ölenlerin sessizliği yetmemiş. Yetmez.

Hayatta kalabilenler kendine devlet diyenlerin şefkatli diline maruz kalmaya devam ediyor.

22/02/2023

Repost from
•
GALERIA’DA NE OLMUŞTU?
06/02/2023 tarihinde 11 ili vuran depremden Diyarbakır’da bulunan Galeria Sitesi de etkilendi. Altında eski bir alışveriş merkezi bulunan ve birbirine bağlı ikişer bloktan oluşan dört bloklu sitenin B bloğu deprem ile birlikte yıkıldı ve enkaza dönüştü. Diğer bloklar hasar gördü. Enkaza dönüşen kısımda resmi olmayan tespitlere göre 89 insan hayatını kaybederken hasarlı bloklarda 12 kedinin yaşamakta olduğu öğrenildi

Yetkililerin alana intikal etmesinden sonra gönüllüler ve STK’lar da alana ulaşmış, hayvanları kurtarma faaliyeti ile ilgili görüşmeler yapılmıştır. Gönüllü ve STK’ların 15 günlük uğraşı sonrasında 21.02.2023 tarihinde drone ile binaların içi gözlemlenmiş, bir dairenin camları kırılarak kedi aranmıştır. Ancak yapılan görüşmeler sonucunda zeminin vinç taşıyabilecek kapasitede olmaması nedeni ile yıkım kararı alarak alandan ayrılan yetkililer gecenin ilerleyen saatlerinde farklı bir noktadan vincin denenebileceğini söylemiş, ülke genelinde yoğun bir vinç arayışına başlanmıştır. Bunun üzerine sabah saatlerinde tekrar zeminin vinç taşıyamayacağı söylenerek binanın yıkımına başlanmıştır.

SORUMLU KİM? NELER YAPILABİLİR?
Sürecin bu noktaya gelmesinin müsebbibi ilk günden itibaren bütün önerilere kulak tıkayan, yaşama hakkını hiçe sayan, amacı kurtarmak olan kurum yetkilisidir. Ancak tepkiler üzerine işini yapmaya karar veren yetkili, çözüm üretme konusunda yetersiz kalmıştır. 15 gündür gözünü kulağını kapatan bütün yetkililer elini taşın altına koymalı, yıkım faaliyeti esnasında onlarca darbeye rağmen kolonları kırılmayan Galeria Sitesinin yıkımını durdurmalı ve çözüm üretilmesine zaman tanımalıdır.

18/02/2023

Sorumluların asla unutmayacağımız ihmalleri… Ne acımız ne üzüntümüz ne de öfkemiz normalleşecek.

13/02/2023

Repost from
•
Hayatımızı kurtarmayan hayvanların da en az kurtaranlar kadar yaşam hakları var. Seni unutmayacağız Proteo!

31/12/2022

Böyle bir totemim var. Sanırım 5. senesi. İnandığımdan değil de işte adetten. İçime sinmeyen “kurtarıcı” temasında bir montaj ama naparsınız yılların totemi. İşe yarıyor mu emin de değilim. Aslında eminim. Bir halta yaramaz ama totem işte :D Şu yeni yıl mesajımı iliştirip bu sene için de duvara bırakayım ki adet yerini bulsun:

Herkes için özgürlük lütfen. Birlikte dünyayı paylaştığımız diğer hayvanları köle olarak görmeyi, yemeyi, içmeyi, kullanmayı bıraktığımızda size yemin ederim ki Dünya daha özgür, adil ve şiddetsiz bir yer olacak. İyi seneler.

'da #2023

25/11/2022

Repost from
•
Konya “Hayvan Rehabilitasyon Merkezi”nden korkunç görüntüler yansıdı basına.
Bir süredir sosyal medyada sürdürülen sokak köpeği nefretinin sözümona en “şiddetsiz” önerisi sokakta yaşayan tüm hayvanların toplanıp barınaklara kapatılmasıydı. Barınaklar kentin ücra köşelerinde, insanların gözünden uzak hayvan öldürme kamplarıdır. Ya açlık ve susuzluktan ya hastalıktan ya da böyle insanların elinden en vahşi ölümleri yaşarlar.

Bu vahşetin benzerlerini defalarca gördük, yasa her belediyeye, “Hayvanları tedavi edip, aşılayıp, kısırlaştırma ve aldığı yere geri bırakma” zorunluluğu koyuyor. Ancak belediyelerin çoğu yasal zorunluluk olduğu halde bütçe ayırmayıp bunu yapmıyor ya toplama kamplarında ya da Mamak Belediyesinin yaptığı gibi araçlara alıp, ateşli silahla vurarak ya da Keçiören Belediyesi gibi zehirleyerek saatlerce can çekiştirerek öldürüyor. Sanmayın ki hayvanlara ayrılmayan o bütçe size hizmet olarak dönüyor…

Belediyelerin isimleri yıllarca değişse de durum aynı. Biz bu vahşetin emrini veren ve uygulayan insanlarla aynı sokaklarda yaşıyoruz. Bu şiddetin ucunun insanlara dokunmayacağını düşünen var mı halen?

Bu arada Konya görüntülerini ortaya çıkarak Erman Paçalı’ya sosyal medyadan açıktan ölüm tehditleri var kısa bir süre önce de fiziksel şiddete uğradı.
Mamak’ta, Mamak Belediye arabaları içinde kanlarla can çekişen köpek görüntülerini paylaşan Nilay Aydın’ın arabası kurşunlandı.

Köpek korkusu yenilebilir, lütfen hayvanların toplanıp bilinmeze götürülmelerini daha fazla talep etmeyin, yaşananlarda hayvanların suçu yok, onların cezai ehliyeti yok. Suçlu yasal zorunluluk olduğu halde görevini yapmayan belediyelerdir.

Ve lütfen yüreğiniz dayanıyorsa bu görüntüleri bulup izleyin, hesap sorun. Onlar haklarını arayamaz ama siz yaşananları görünür kılar ve hesap sorulması için harekete geçerseniz bu şekilde öldürülmezler. Lütfen.