Tokat Merkez Veteriner Hizmetleri

Tokat Merkez Veteriner Hizmetleri Tokat Merkez Veteriner Kliniği Büyükbaş Veteriner Sağlık Hizmetleri Sayfasıdır.

Şirketimizin 2. mağazası Erbaa Pati Gross şubesi açılıyor! Tüm değerli dostlarımızı açılışımızda görmekten mutluluk duya...
18/05/2023

Şirketimizin 2. mağazası Erbaa Pati Gross şubesi açılıyor! Tüm değerli dostlarımızı açılışımızda görmekten mutluluk duyarız.

19/05/2018
28/02/2018
02/02/2018

Tokat Merkez Veteriner Kliniği

Pet Hayvanları ile ilgili cerrahi görüntüleri onlarla ilgili ayrıntıları, videoları vb paylaşımlarımızın yapıldığı guruptur.

31/01/2018

Tokat Merkez Hayvan Sahiplendirme Platformu

Tokat Merkez'de Evcil dostlarımızın sıcak bir yuva bulması amacıyla kurulmuş ücretsiz Hayvan sahiplendirme platformudur.

Hayatımızda çok önemli yeri olan öğretmenlerimize yapılan bu hain saldırıyı şiddetle kınıyoruz.
18/12/2017

Hayatımızda çok önemli yeri olan öğretmenlerimize yapılan bu hain saldırıyı şiddetle kınıyoruz.

Colorado’da dişi bir geyik markete girmiş, market sahibi fıstıklı çikolata verip market dışına çıkarmış, 1 saat sonra tü...
18/12/2017

Colorado’da dişi bir geyik markete girmiş, market sahibi fıstıklı çikolata verip market dışına çıkarmış, 1 saat sonra tüm aile gelmişler....😄😄😄

17/12/2017

Boğasıyla Arasındaki Bağ Hayret Verici...

17/12/2017

Dünyada var olduğuna inanamadığınız 5 inek ırkı 😮😮

Genetik hastalık sonucu eksik uzuvlarla dünyaya gelen dana...
30/10/2017

Genetik hastalık sonucu eksik uzuvlarla dünyaya gelen dana...

15/07/2017

15 Temmuz Şehitlerimizi Rahmet ve Minnetle Anıyoruz...

15/06/2017

Mutluluk...

19/03/2017

Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitlerimizi minnetle anıyoruz...

05/02/2017

Bir Traktör Römorku bunlardan başka ne yapabilir ki? Ne mi yapıyor işte marifetleri...

04/02/2017

Günlük 80 Kg süt Verimi. Mükemmel Yağ Oranı...

Bakandan Süt Açıklaması:Geçtiğimiz günlerde çiğ sütün doğrudan arzına ilişkin yapmış olduğumuz düzenlemenin detaylarını ...
28/01/2017

Bakandan Süt Açıklaması:

Geçtiğimiz günlerde çiğ sütün doğrudan arzına ilişkin yapmış olduğumuz düzenlemenin detaylarını kamuoyu ile paylaştık.

Ne yazık ki düzenlemenin nihai amaç ve kapsamı gözetilmeden ve konu tam anlaşılmadan bazı değerlendirmeler yapıldığını görüyoruz.

Bizim amacımız; vatandaşlarımızın sağlıklı ve güvenilir çiğ süte erişmeleri ve tüketmeleri için çiğ süt üretim ve dağıtım zincirindeki olumsuzlukları gidermektir.

Bruselloz ve tüberkülozdan ari çiftlik hayvanlarından elde edilen, bakteri sayısı Türk Gıda Kodeksinde belirlenen limitlerin altında olan, herhangi bir antibiyotik kalıntısı içermeyen, sağımdan hemen sonra 4°C’nin altına soğutulan ve nakil ile satış esnasında bu sıcaklıkta muhafaza edilerek tüketiciye ulaştırılan süt, sağlıklı ve güvenilir süttür.

Bu durumda hangi koşullarda üretildiği, ne gibi araçlarla muhafaza edildiği, hangi ortam ve imkanlarla tüketiciye sunulduğu ve içinde neleri barındırdığı bilinmeden satışa sunulan hiçbir gıda ürünü güvenilir olamaz.

Sağlıklı ve güvenilir çiğ sütü; bizzat üreticileri de doğrudan tüketiciye satabilir… Süt üreticilerinden süt alan yerel perakendeciler de tüketiciye satabilir.

Dolayısıyla çiğ süt satışının yasaklanması gibi bir durum kesinlikle sözkonusu değildir. Yapmış olduğumuz düzenleme ile sütün sağımından bizzat tüketiciye ulaşıncaya kadar ki aşamalarının olması gereken kriterlerini belirledik.

Bu düzenlemeyi yapmaktaki bir diğer amacımız ise ülkemizdeki orta ve büyük ölçekli süt işletmelerinin ari işletme hüviyetine kavuşmalarını teşviktir.

Ülkemizdeki ari işletmelerden 1 milyon 300 bin ton çiğ süt elde ediliyor. Bu işletmeler genelde orta ve büyük ölçekte olanlar. Yapmış olduğumuz düzenleme ile bu işletmelerin tamamını ari işletme olmaya da teşvik ediyoruz.

Öte yandan ülkemizde 915 bin dolayında 10 baş ve altı aile işletmesi bulunuyor. Buralardaki süt üretim süreçlerinde ciddi bir sorun görünmüyor. Var olan sorunlar için de İşletme Bazlı Danışmanlık sistemimizde yer alan veterinerlerimiz, her türlü eğitici ve bilgilendirici faaliyetlerde bulunacaklardır.

Bu işletmelerimizin süt üretimlerinin önünde her hangi bir engel bulunmamaktadır.

Neticede biz her zaman üreticimizin ve tüketicimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Bir litre süt üretenin de bir ton süt üretenin de döktüğü alınteri bizim için kutsaldır, milli servettir.

Tüketicilerimizin de sağlıklı ve güvenilir süte erişmelerini sağlamak asli görevlerimiz arasında olduğundan bu konuda üzerimize düşen vazifeleri yapmaya da devam edeceğiz.

Faruk Çelik
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı

24/01/2017

1.200.000 TL Hibe Desteği Aldılar. Nasıl mı? İşte detayları...

28/12/2016

Balya Toplama Ekipmanı

Kuzularda İshale Seyreden Önemli Hastalıklar Ve Önlemleriİshal olunca, kuzular bir kaç gün içinde erir gider. Hastalığı ...
28/12/2016

Kuzularda İshale Seyreden Önemli Hastalıklar Ve Önlemleri

İshal olunca, kuzular bir kaç gün içinde erir gider. Hastalığı atlatsa bile, mikrop vücuduna yerleşir. Hayvan iyi gelişemez, verimi düşük olur.
İshalli hastalıklardan iki tanesini bu derste tanıtıyoruz: Septisemi ve Salmonellozis. İkisi de zarar – ziyan getiren hastalıklardır.
Önemli olan, bunları önlemektir. Bu da, temizlik ile olur. Ağılda, merada ve pazarda temizliğe dikkat etmek lâzımdır.
Dersimizde anlattıklarımız bir gün size gerekebilir.
KUZU SEPTİSEMİSİ (Kuzu ishali)
Öldüren hastalıklardandır. Mikroptan ileri gelir. Doğumdan sonraki bir kaç gün içinde ortaya çıkar. En önemli belirtisi şiddetli ishaldir.
Çok telefata sebep olur.
Kuzuya nasıl bulaşır?
Kuzuya ana karnında iken bulaşabilir. Süt emerken, anasının kirli memesinden bulaşabilir. Mikroplu altlık otlardan bulaşabilir.
Bulaşma ağızdan da olabilir, göbekten de olabilir.
Göbek Temizliği
Hastalık göbekten de bulaşır. O halde, göbekten bulaşmayı önlemek için göbek, tentürdiyot gibi maddelerle mikroptan korunmalıdır.
Hastalanan kuzuda ateş yükselir. İshal vardır. İştahsızdır, süt emmez, daima yatar.
Hayvanın dışkısı gri – beyaz renkli ve köpüklüdür. Hayvanın arka tarafı pislikle bulaşmıştır. Hayvan sancılıdır.
Diğer belirtiler
Göz kapaklarının içleri kanlanır. Bacaklarda, eklemlerde şişme görülür. Hayvan topallar.
Hastalık göbekten bulaştıysa, göbek ve etrafı iltihaplanmıştır.
Kuzu ishali sürüyü kırar geçirir. Ölüm oranı yüzde 80′ lere kadar varır. Hemen Veteriner Hekime haber vermelidir. Kuzulardan birini (canlı veya ölü) laboratuvara goturmelidir. Burada hemen teşhis konabilir.
Tedavisi var!
Erken teşhis edilirse, tedaviye erken başlanırsa, iyi sonuç alınabilir. Hasta kuzulara yağsız süt verilmelidir. Antibiyotikler, A vitamini, bağırsak antiseptiği ilaçlar iyi gelir.
Önemli olan korunmadır.


Hastalığı tedavi etmek pahalı ve yorucudur. Hasta kuzular tecrit edilir. Ağıllar çok temiz olmalıdır. Doğum öncesi dezenfekte edilmelidir. Yeni doğanların göbekleri temiz tutulmalı, tentürdiyot sürülmelidir.
Ölen kuzular yakılmalı veya derine gömülmelidir.
SALMONELLOZİS
Bu da ishal şeklinde görülen bir hastalıktır. Kuzular bir yerden bir yere goturülürse, arkadan bu hastalık çıkabilir. Hastalık ağızdan bulaşır. Aniden ateş yükselir, karın ağrısı başlar. İshal çok şiddetli dizanteriye dönüşünce, beden ısısı da normalin altına düşer. Dışkı kanlıdır.
Kuzular su kaybına uğrar. Gözleri içine göçer, bir kaç gün içinde ölür.

Hastalıktan kurtulanlar, dışkıları ile mikrop saçmaya devam ederler. Ölüm oranı yüksek değildir.
Teşhis için laboratuvara materyal gönderilir. Hasta hayvanlar ayrılır.
Temiz ve kaliteli altlıklar serilir. Hayvanlara hafif gıdalar verilir.
Ağıllar temiz tutulursa, dezenfekte edilirse hastalık kolayca atlatılır.

İNEKLERDE DOĞUM BAŞLANGICINDA NELERE DİKKAT ETMELİYİZ Doğum yapacak olan inekte, ilk sancıların başlamasından sonra 8 sa...
27/12/2016

İNEKLERDE DOĞUM BAŞLANGICINDA NELERE DİKKAT ETMELİYİZ
Doğum yapacak olan inekte, ilk sancıların başlamasından sonra 8 saat veya birinci su kesesinin görülmesinden sonra 2 saat geçtiği halde doğum gerçekleşmiyorsa yardıma, müdahaleye ihtiyaç vardır. Bu durumda mümkünse bir veteriner hekime danışılmalı veya çağırılmalıdır.
Güç doğuma müdahale sırasında; yavruyu çekmek için 4 insan gücünden fazlası kullanılmamalıdır.
Kesinlikle buzağının alt çenesine ip bağlayarak çekilmemelidir.
Yavrunun ön ayakları başıyla birlikte 15-20 cm dışarıya çıkmamış ise kesinlikle çekilmemelidir.
Buzağı arka ayakları ile geliyorsa müdahale için acele ediniz. Göbek kordonu erken kopacağından solunum erken başlar, buzağı boğulabilir
Doğum yaklaştığında neler yapılmalıdır?
İnekleri doğuma 5-7 gün kala, ahırdaki diğer hayvanlardan uzaklaştırarak daha geniş bir yere alınır.
Altlıkların bol, temiz ve kuru olmasına özen gösterilir.
Ahırların havadar ve uygun sıcaklıkta (10-15 derece) olmasına dikkat edilir.
Doğumun başlayıp başlamadığı hayvana hissettirilmeden gözetlenmelidir.
Doğuma yardım için hiçbir zaman acele edilmemelidir
İneklerin tuz ihtiyacı
Tuz noksanlığında iştah azalması görülür. Tuz ihtiyacı vücut ağırlığı ve verilen rasyonun karakterine göre değişir. Canlı ağırlığı 500 kg olan bir süt ineğinin yaşama payı tuz ihtiyacı günde 20-25 g’dır. Buna, ineğin verdiği her 1 kg süt için ayrıca 2 g tuz eklemek gereklidir.

İneklerin su ihtiyacı
Süt sığırlarının su ihtiyacı, hayvanın vücut ağırlığına, süt verimine, verilen yemin cinsine ve çevre ısısına bağlı olarak değişir. Bir süt ineği 24 saatte ortalama 10 kez su içer. Bir süt ineğinin yaşama payı su ihtiyacı günlük 40-60 litre kadar olup, her litre süt verimi için 4 litre daha fazla su içer.
Doğumdan sonra neler yapılmalıdır?
Doğum yapmış olan ineğin vücudu terli olduğundan, havlu, bez, çuval yada kuru ot yardımı ile kurulanmalıdır. Gerekli durumlarda hayvanın üstü bir örtü ile örtülmelidir.
İnekler, doğumu izleyen ilk 8-10 gün soğuktan ve hava cereyanından korunmalıdır.
Ahırlarda karşılıklı kapı ve pencereler açık bırakılmamalıdır.
İneklerin içecekleri suyun ilk 2-3 gün ılık olmasına dikkat edilmelidir.
İçerisine kepek, buğday, yulaf veya arpa unu ilave edilmiş ılık tuzlu su (yal, çorba) verilmelidir.
Yavru zarları doğumdan 12 saat sonrasına kadar atılmadığı taktirde bir veteriner hekime müracaat edilmelidir.
Eş veya son adı verilen yavru zarları atıldıktan sonra ineğin yanından hemen uzaklaştırılmalıdır. Bunlar bir çukura gömülmeli veya yakılmalıdır. Yavru zarlarını yiyen ineklerde sindirim bozuklukları görülebilir.
Meme ödemi, memelerde göğüs kafesine kadar uzanan aşırı şişkinliktir. Buzağılamadan birkaç hafta önce oluşur ve çoğunlukla doğumdan 8-12 gün sonra kaybolur. Kaybolmadığı taktirde bir veteriner hekime müracaat edilmelidir.
Buzağı doğar doğmaz nefes alıp almadığına dikkat edilmelidir. Öncelikle yavrunun ağız ve burnundaki yavru zarı parçaları, mukus ve yavru suları temizlenmelidir. Çünkü yavruyu anneye bağlayan göbek kordonu kopar kopmaz solunum (nefes alam) zorunlu hale gelir. Normal doğumlarda yavru dışarı çıktıktan sonraki 10-60 saniye içinde solunum başlaması gerekir.
İlk teneffüs hareketi derindir. Akciğerlere fazla miktarda hava girebilmesi için, ilk nefes almanın güçlü ve derin olması gerekir. Yeni doğan buzağının yaşama şansı, normal solunum hareketinin kendiliğinden başlamasına bağlıdır.
Şayet solunum güç ve hırıltılı ise; mukusun uzaklaştırılması için yavruyu arka bacaklarından baş aşağı olacak şekilde bir yere asılmalı ve hafifçe silkelenmelidir. Bu işlem 10-20 saniye süre ile 3-5 defa tekrarlanmalıdır.
Yavrunun başına bir miktar soğuk su dökülebilir. Bu işlem solunumu uyarır.
Solunumun normale dönmediği durumlarda, kaburgalar üzerine dikkatlice çift taraflı hafif basınç uygulanır. Ayrıca hayvanın dilini birkaç kez hafifçe çekip bırakılır.
Buzağı kendiliğinden normal sıklıkta ve derin olarak solunuma başladığında bir bez yada çuval yardımı ile ovarak kurutulmalıdır.
Solunumdan sonra göbek kordonunun kontrolüne özen gösterilmesi gereklidir.
Göbek kordonu doğum sırasında çoğunlukla kendiliğinden kopar.
Kendiliğinden kopmamış ise; temiz bir makas veya bıçak ile yavrunun gövdesinden bir el genişliği uzaktan kesilmelidir.
Göbek yarası çok temiz tutulmalıdır. Bunun için buzağı bol ve kuru altlık üzerine alınmalıdır.
Göbek kordonuna bolca iyotlu bir antiseptik (Biokadin, Batticon) dökülmelidir. Kordonda kanama yoksa bağlanmamalıdır.
Göbek parçası bir hafta içinde kurur ve düşer, düşene kadar her gün antiseptik ilaçlar sürülmelidir.
Göbek yarasına mikrop bulaşır ise iltihap oluşur. Bu durumda göbekten kötü kokulu ve irinli bir akıntı gelir ve yavrunun genel durumu bozuktur. Bu durumdada acilen bir veteriner hekime müracaat edilmelidir.
Eğer ana yavruya ilgisiz kalıyorsa, özellikle soğuk bölgelerde buzağının vücudunu temiz ve kuru bir bezle kurulanmalıdır. Yeni doğan yavrunun üzerine kesinlikle tuz dökülmemelidir.


Yavruya mutlaka ağız sütü verilmelidir!
Sağlıklı bir buzağı, doğumu takiben yaklaşık yarım saat sonra ayağa kalkar ve anasını emmeye başlar. Doğumu takiben ananın sütü daha koyu ve kıvamlı bir yapıda olup normal süt değildir. Bu süte ağız sütü (kolostrum) denir. Bu süt buzağının sağlığı ve hayat boyu hastalıklara dayanaklığı için çok önemlidir. Buzağıya ağız sütü emzirilmeden önce ineğin memesi iyice sabunlu su ile yıkamalı ve silinmelidir. Eğer buzağı ilk bir saat içerisinde anasını emmemiş veya emememiş ise emzirme işlemi için buzağıya yardımcı olunmalıdır. Bu mümkün olmazsa ağız sütünü (doğumdan sonra ilk 3 gün sağılan süt) bir biberon veya emzikli kova yardımı ile mutlaka içirmeliyiz. Ağız sütünün doğumu takip eden ilk 12 saat içinde anadan emilen sayı ve miktarı çok önemlidir. Buzağının bu süre içinde anasını 2-3 kez emmesi sağlanmalıdır. Ağız sütünde buzağıyı bakteriyel hastalıklardan koruyucu bağışıklık maddeleri yanı sıra, sindirimi kolay, normal süte göre % 40 daha fazla besin maddeleri bulunur. Bu faydaları yanı sıra ağız sütü, geçici bir süre faydalı ishale sebep olur. Yani buzağı anne karnında iken sindirim sisteminde (midesinde) biriken artıkların atılmasını kolaylaştırır. Buzağıların hastalıklara daha dayanıklı olması için, ağız sütü buzağılara doğumu takip eden ilk üç gün düzenli olarak içirilmelidir. Bu süre içerisinde buzağının ağız sütünü günde 4-5 kez olmak üzere alması gereklidir.
Doğum yapan ineğin sütündeki herhangi bir nedenle meydana gelecek bir bozukluk halinde, yeni doğan buzağıya aynı veya bir önceki gün doğuran başka bir ineğin ağız sütü fazlasını sağılarak içirilmelidir. Eğer bu durum mümkün olmaz ise, ilk içirimde 6 yumurtanın beyazı taze sağılmış inek sütü ile karıştırılarak hazırlanan karışımın buzağıya içirilmesi faydalıdır. Daha sonraki öğünlerin her birinde 1 yumurta akı eksiltilerek bu uygulamaya devam eedilmelidir

Sütten kesim öncesi buzağılar nasıl beslenmelidir?
Buzağılar ortalama 8 hafta süre ile süt veya piyasada buzağı maması olarak pazarlanan süt ikame yemleri ile sıvı yemlemeye tabii tutulmalıdırlar. Böyle bir uygulamada ilk 4 hafta 4 kg, 5-6. haftalarda 3 kg, 7-8. haftalarda da 2 kg süt verilmesi uygun olacaktır. Buzağılar sütü doğumu takip eden 3. günden itibaren ya anasından emzirilmelidir, yada emzikli kovalar yardımı ile süt içirilmelidir. Daha faydalı olduğundan kovadan kontrollü olarak süt içirilmesi tavsiye edilmektedir.
İkinci haftadan itibaren ‘Buzağı Başlatma Yemi’ olarak bilinen ve yem fabrikalarında üretilen kesif yem karmasının buzağılara verilmelidir. Bu yemin miktarı günde 250 g’dan başlatılarak gittikçe artırılmalıdır Buzağılar sütten kesim dönemine kadar günlük 500-750 g kesif yem tüketecek duruma gelmelidirler. Ayrıca söz konusu bu dönemde iyi kalite yumuşak kuru çayır otu, buzağıların yemliklerinde bir miktar bulundurulmalıdır. Bu uygulama buzağıların kuru yeme erken alışmalarını ve işkembe gelişimini sağlar.
Sütten kesim sonrası buzağıları nasıl beslenmelidir?
Sütten kesim sonrası dönemde, 6 aylık yaşa kadar olan sürede ‘Buzağı Başlatma Yemi’ günlük 2-3 kg’ı aşmayacak şekilde buzağılara verilmelidir. Bu dönemde bu kesif yem ile birlikte iyi kalite kuru çayır otu da devamlı buzağıların önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca buzağıların önlerinde devamlı olarak temiz su da bulundurulması gereklidir. Ayrıca, yemliklerde yalama taşı bulundurulması, buzağıların mineral madde ihtiyaçlarının karşılanması açısından da önemlidir
Süt emme döneminden sonra erkek ve dişi buzağılar birbirinden ayrılarak gruplar halinde yetiştirilir. Grup halindeki bu hayvanlara ahırdaki bölmelerinde hayvan başına 2-2.5 m2 yer hesaplanmalıdır.
Hava şartlarının güneşli, ılıman ve rüzgarsız olduğu günlerde eğer mümkünse buzağılar açık havaya çıkartılmalıdır. Ancak bu mekanda gölgelikler ve su bulunmalıdır. Buzağılar uzun süre öğlen güneşine maruz bırakılmamalıdır.

Buzağı bakımında aşağıda belirtilen hususlara dikkat etmeliyiz

Doğum; temizlenmiş, ilaçlanmış ayrı doğum bölmelerinde yaptırmalıdır.
Buzağı bölmelerinde zemine bol ve temiz yataklık sap serilmelidir.,
Buzağının barındırıldığı ortam havadar, temiz ve kuru olmalıdır.
Bakıcıların el ve giysilerinin azami ölçüde temizliğine dikkat edilmelidir.
Doğan buzağılar sütten kesim dönemine kadar ayrı bölmelerde barındırılmalıdır.
Doğumu takiben en kısa süre içerisinde buzağının ağız sütü içmeye başlaması sağlanmalı ve bu uygulama 3 gün süre ile devam ettirilmelidir.
Buzağıya içirilen sütün yeterince ve vücut sıcaklığında verilmesine dikkat edilmeli, değişik öğünlerde verilen sütün sıcaklığında değişmeler olmamalıdır.
Emzikli süt içirme kovaları her zaman temiz tutulmalıdır.
Günlük süt içirme öğün sayısı en az iki olmalıdır.
Buzağılar ikinci haftadan itibaren ‘Buzağı Başlatma Yemi’ ve kuru çayır otuna alıştırılmaya başlanmalı. Kaba, geç biçilmiş ve küflü kuru ot verilmemelidir.
Kesif ve kaba yemin miktar ve cinsinde ani değişiklikler yapılmamalıdır.
İkinci haftadan itibarende önlerinde temiz su bulundurulmalıdır.
13. Buzağılar ılıman günlerde açık havaya çıkartılmalıdır.
Ülkemizde yüksek oranda görülen buzağı ölümlerinin en büyük nedeni biyolojik yapılarına uymayan bakım ve besleme koşullarıdır. Yeni doğan bir buzağı için yapılacak ilk iş hayatta kalmasını sağlamaktır. Bunun için; doğum öncesi yavru suları boşaldıktan sonra buzağıyı çok erken çekmekten sakınılmalı ve buzağının doğması için en az 2-2,5 saate gereksinim olduğunu unutmadan doğuma yardım edilmeli ve ilk defa doğum yapan düvelerde dikkat edilmelidir.

Doğum sonrası unutmamak gerekir ki; buzağı ölümlerinin %25 kadarı doğumu izleyen ilk haftalar içinde gerçekleşir. Doğum sonrasında alınacak bazı önlemler ile bu ölümler azaltılabilir. Bu önlemleri şöyle sıralayabiliriz:

Buzağının sorunsuz şekilde nefes aldığından emin olmalı, gerekirse suni solunum yaptırılmalıdır.
Buzağının göbek kordonu tendürdiyot içine daldırılmalıdır.
Doğum sonrası 30-60 dakika içinde buzağı ve anasının ayakta kaldığından emin olunmalıdır.
İneğin buzağıyı yalamadığı durumlarda buzağı kurulanmalıdır.
Doğum sonrası 30 dakika içinde ağız sütü verilmelidir. Bunun için meme başı iyice temizlenmelidir. Ayrıca süt ana memesi hizasında verilerek ısısı 35 C olmalıdır.
Buzağılara birden fazla inekten alınan sütün karışımının verilmesidir. Bunun önemi;
a) Sadece anneden alınan ağız sütüne göre hastalıklara karşıdaha etkili olmasıdır.
b) Ağız pisliğinin atılmasını sağlar ve yeni doğan buzağının tüm besin maddeleri ihtiyacını karşılar.
c) Hastalıklara karşı yüksek oranda bağışıklık maddeleri içerir. Bu bağışıklık maddeleri 24-36 saate kadar buzağı tarafından alınacaktır.
d) Buzağının ilk 2-3 günü boyunca günlük C.A’ nın %10-12′ si kadar ve sık sık (en az 4-5 defada) verilmelidir.

27/12/2016

Suni Tohumlama Nasıl Yapılır ?

Swiss genetik buzağıları doğmaya başladı. Pevı
25/12/2016

Swiss genetik buzağıları doğmaya başladı. Pevı

25/12/2016

Biri 240 Beygir biri 16 Beygir peki sizce hangisi kazanır :-)

Taban ülserlerine dikkat lütfen. Bu hayvanın tırnağı defalarca bakım görmüş takii Tuncer Usta derin dokuya yerleşmiş büy...
25/12/2016

Taban ülserlerine dikkat lütfen. Bu hayvanın tırnağı defalarca bakım görmüş takii Tuncer Usta derin dokuya yerleşmiş büyük çakıl parçalarını çıkarana kadar. Kısa sürede ayağa kalktı düzeldi ve tohumlandı. Başarılı çalışma teşekkürler Tuncer Usta.

25/12/2016

Bu traktörle tarla sürmeye kalkışmazlar umarım ;-)

İneklerde Sezaryen Doğum ve Nedenleriİneklerde doğumla ilgili sancı belirtilerinin başlamasından 3 saat sonra yavru zarl...
13/12/2016

İneklerde Sezaryen Doğum ve Nedenleri

İneklerde doğumla ilgili sancı belirtilerinin başlamasından 3 saat sonra yavru zarları veya yavrunun görülmemesi doğumun anormal olarak geciktiğini gösterir. Bu durumun nedenleri olarak ise 2 grupta incelenir. Anaya ve yavruya bağlı nedenler olarak sıralayabileceğimiz bu faktörler, inekte güç doğum ve sezeryana neden olur.

Anneye Bağlı Nedenler

1)Annenin( düve) genç yaşta 15 aylıktan küçük tohumlanması.
2)Genetik duyarlılık
3)Bakım ve beslenme dengesizliği ,yetersiz ve aşırı beslenme yağlanma,vitamin A ve d noksanlıkları. parazitik hastalıklar kaşeksi
4)Hareket noksanlığı: yer darlığı hareketsizlik
5)Çevre ve iklim şartları: Çevrenin kirlenmesi,zararlı tarım ilaçlarının ve bazı hormonların vb..otlara yemlere karışması bunu yiyen hayvanlarda güç doğumlara yol açabilir. Gürültü doğuma yakın hayvanlarda doğumun başlamasını geciktirir. Büyük yavrulara ölü doğumlara sebep olabilir. Ani hava değişiklikleri son bahar ve kışın olan doğumlar ilk bahar ve yaza göre daha fazla güç doğuma rastlanabilir.
6)Gebelikte yavrunun ölümü ,yavru atma, rahim hastalıkları, rahim kontraksiyon yetersizliğine tembelliklerine yol açar. Yetersiz veya düzensiz sancılar şekillenir. Sancıların azalmasıda güç doğuma yol açar.
Annenin daha önceki doğumlarında geçirmiş olduğu hastalıklar doğum kanalında yaralanmalar, yırtıklar sonucu oluşan nedbe dokular, rahimin burulması, dönmesi, rahim fıtığı, annenin anormal doğum sancıları, doğum kanalının darlığı, doğum çatısının darlığı, tümörle, anomalilerdir.

Yavruya bağlı güç doğumlar:

1)Yavrunun büyüklüğüne bağlı nedenler, dev yavrular.
2)Yavrunun geliş ve pozisyonundaki nedenler ters gelme boyun ve ayakların bükülmesi uygun olmayan pozisyonda gelmesi
3)Yavrunun ölümüyle ilgili bozukluklar şişme gaz amfizem kokuşma suların akıp kuruması…
4)Yavrunun göbek kordonu ve yavru zarlarına bağlı güç doğum.
5)Yavrunun anomalileri (sakatlık) tümörler.

Sonuçları:
Güç doğum sonucu ineklerde yavru zarlarının atılamaması, Metritis,(rahim itihabı) felç ayağa kalkamama,buzalığın(rahim) dışarı çıkması, döl tutmama, kısırlık, zayıflama, hastalıklara duyarlılık ve toksemi bazen septik metritis sonucu ölüm görülebilir.

Hekim tarafından yapılan muayene sonucu güç doğum nedeni araştırılması gerekli görülürse doğumun normal yoldan olmayacağı kanısı oluşursa gerek yavru gerekse annenin gerekse her ikisinin hayatının kurtulması için operasyon sezaryen yapılmalıdır.

Tırnak kesimi uzmanlık ve tecrübe gerektiren bir iştir. Alanında uzman tırnak bakıcımız, özel aletleri kullanarak tırnak...
13/12/2016

Tırnak kesimi uzmanlık ve tecrübe gerektiren bir iştir. Alanında uzman tırnak bakıcımız, özel aletleri kullanarak tırnak kesimi yapmaktadır. Modern sayılabilecek ve çok bakımlı işletmelerde bile ayak ve tırnak lezyonlarının %18.3 oranında görülmesi konunun önemini bir kez daha ortaya çıkarmaktadır.

Tırnak sorunu olan bir hayvanda günlük süt verimi %60 oranında düşmekte ve hayvan gün geçtikçe kilo kaybı yaşamaktadır. Gerekli müdahale yapılmadığı takdirde çok düşük maliyetlerle çözülebilecek olan bu sorun yetiştirici için maddi bir çıkmaz haline gelebilir. Yılda en az iki kez tırnak bakımı yapılmalı ve kuruya çıkmadan önce de inekler tırnak kontrolünden geçirilmelidir. Tırnak uzaması özellikle bahar aylarında maksimum olup bu dönemde daha dikkatli olunması ayak sağlığı konusunda başarıyı artırır. Tırnak uzaması özellikle bahar aylarında maksimum olup bu dönemde daha dikkatli olunması ayak sağlığı konusunda başarıyı artırır


Sizler için oluşturduğumuz Tırnak Bakım Aracı ile Tırnak uzmanımız tırnak sorunlarınıza kesin çözüm sunmaktadır. .Özellikle çiftlikler sık görülen bu sorun günlük süt verimini % 60 oranında düşürdüğünden çiftliklerin en önemli geliri olan süt miktarını önemli ölçüde azaltmaktadır.Tırnak uzmanımızca bakımı yapılan hayvanlarımızın 1 hafta içinde eski süt verimine kavuştuğu görülmektedir.

SUNİ TOHUMLAMA ZAMANI NASIL BELİRLENİR? Kızgınlık gösteren inekler başlıca şu belirtileri gösterirler.Ø İnekler huysuzla...
11/12/2016

SUNİ TOHUMLAMA ZAMANI NASIL BELİRLENİR?

Kızgınlık gösteren inekler başlıca şu belirtileri gösterirler.
Ø İnekler huysuzlaşırlar, bağırırlar, az yem yer ve az su içerler,
Ø Diğer hayvanları koklarlar,
Ø Diğer hayvanların üzerine atlarlar, başka hayvanların kendi üzerlerine atlamasına rıza
gösterirler ve bu durumdan hoşlandıklarını belli ederler,
Ø Buzağısını teper, ona karşı huysuzlaşır ve emzirmek istemezler,
Ø Süt verimleri azalır ve normal sağımlarını yaptırmazlar,
Ø V***a dudakları kızarmış ve hafif şişmiştir, yumurta akına benzer çara akıntısı görülür.

1.5 yaşını tamamlamış düveler ve doğumu takip eden 2. aydan sonra kızgınlık belirtisi gösteren inekler kızgınlık gösterdikleri andan itibaren 24 saat içerisinde tohumlanmalı veya boğaya verilmelidir. Kızgınlık görüldükten 12 saat sonra yapılan tohumlama en uygun tohumlama zamanıdır. Sabah kızgınlığa gelen hayvanlar akşama doğru, akşam kızgınlığa gelen hayvanlar sabah erken tohumlanmalıdır. Ancak kızgınlığın 6.-18. saatlerinde yapılan tohumlamalarda gebe kalma ihtimali yüksektir. Kızgınlığın görüldüğü andan itibaren geçen ilk 6 saatlik ve son 6 saatlik sürelerde yapılan tohumlamada hayvanın gebe kalma ihtimali daha azdır. Kızgınlıklarının üzerinden 24 saat geçen hayvanlar artık döl tutmazlar, bu durumda bir sonraki kızgınlığı yani 18-21 gün sonrayı beklemek gerekir. Kızgınlık iyi takip edilirse aynı gün hem sabah, hem akşam tohumlama gereksizdir. Kızgınlığı çok iyi takip edilemeyen ve gizli kızgınlık gösteren hayvanlarda sabah ve akşam olmak üzere 2 tohumlama yapılabilir. Bir tohumlamada 2 doz sperma kullanılması da boşuna masraftır. Zira bir doz spermanın içerisinde hayvanı gebe bırakacak yeterli spermatozoit vardır.

Address

Behzat Bulvarı Yarahmet Mahallesi Çekenli İş Merkezi Karşısı Meydan PTT Şubesi Yanı No 100/A
Tokat
60100

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Tokat Merkez Veteriner Hizmetleri posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Share

Category

Nearby pet stores & pet services


Other Veterinarians in Tokat

Show All

You may also like